Bir kez yüzümüzü doğaya dönüp onu gerçekten görmeye başladığımızda, aslında bin yıllar boyunca bizim için ne kadar çabaladığını ve yorulduğunu görmemek mümkün olmuyor. Zaman içinde yaşlı dünyamızın doğası biz insanlar tarafından doğrudan ya da dolaylı bir şekilde yoruldu ve olması gerekenin dışına çıkarıldı. Özellikle de son yüzyılda ormanlarımızı, sularımızı, vahşi yaşamın alanlarını fazlasıyla hırpaladık. Sanayi devriminden sonra bu süreç daha da hızlandı. Köylerden kentlere yaşanan göç dalgası sonucunda doğayı hızla terk ettik. Bugün artık şehirlerimizde fazla kalabalığın da yarattığı kargaşa içerisinde nefes alacak bir alan istiyoruz. Bu alanı da hırpaladığımız doğada buluyoruz.
Doğadan elimizi çekmek zorunda kaldığımız şu günlerde doğanın önemini ve üzerimizdeki etkisini daha iyi anladık. Onu kendisi ile baş başa bıraktığımız daha doğrusu bırakmak zorunda kaldığımız şu günlerde hem kendi içimize dönerek hem de farklı kaynaklardan öğrenerek doğa ve ekolojik dünya için en iyisini isteyebiliriz. Gelecek nesillere daha güzel dünya bırakmayı hepimiz arzuluyoruz. Peki, bunun için ne yapıyoruz? İşe bir yerden başlamak ve doğru bir adım atmak için rehber niteliğinde kitaplar var. Bu kitaplar bize ışık tutup, yol gösterebilir; doğayla barışma ve ona saygımızı gösterme konusunda ilk adımlarımızı en doğru şekilde atmak için ihtiyaç duyduğumuz gücü verebilir.
Eğer siz de doğayla daha yakın ve korumacı bir ilişki içinde olmak istiyorsanız, rahatça okuyabileceğiniz yol gösterici birkaç kitap önerimiz işinize yarayabilir.
Zehirsiz Ev – Mercan Yurdakuler
Eski zamanlarda karışımlar hep hayatımızın bir kenarında yer alıyordu. Kendimizi iyi hissetmediğimizde çareyi ilk aradığımız yer büyük büyükannelerimizin, dedelerimizin yıllardan gelen tecrübeleriyle oluşturdukları doğal tariflerdi. Bugün bile bazı durumlarda nane-limon ikilisi ile iyileşme çabamız da o günlerden. Ancak bir süre sonra şehir hayatı ile birlikte bunları unuttuk. İşte yazar Mercan Yurdakuler tarafından kaleme alınan eser tam da bu konuyu işliyor. Annelik sürecinin doğaya yansıması ile kendisinde oluşturduğu farkındalık özne olsa da, kitapta aslında özümüze dönmeyi, çoğu zaman göz ardı ettiğimiz ve babaanne tarifleri diyerek bir köşeye attığımız saf karışımları günümüze taşıyor. Böylece hem insana, hem de doğaya zarar veren zehirli kimyasalları hayatımızdan nasıl uzaklaştırabileceğimize dair muhteşem örnekler sunuyor. Aynı isimle bir de site açan yazar, kitap dışına taşan tarifleri buradan paylaşmaya ve yeni şeyler öğrenmeye devam ediyor. Ancak doğaya ve özümüzdeki tariflere dönersek uyum içerisinde yaşayabileceğimize değinen kitap, doğaya ve eskiye dönmek isteyenlere rehber olacaktır.
Ağaçların Gizli Yaşamı – Peter Wohlleben
Ağaçlar tüm canlılar için oldukça önemli varlıklar. Bugün soluduğumuz havanın önemli bir kısmı onlar sayesinde temizleniyor. Ancak bu canlılar da zaman zaman yarattığımız tahribata dayanamıyorlar. Yazar Peter Wohlleben yazdığı Ağaçların Gizli Yaşamı kitabında bu varlıkların hiç bilinmeyen dünyasına giriyor. “Ağaç bir sosyal varlık mıdır?” sorusu ile başlayan ve bu alanda yapılmış bilimsel araştırmalara ve yazarın deneyimlerine değinen kitap, bize oksijen üreten ve nefes almamızı sağlayan canlıları daha yakından tanıma ve doğanın muhteşemliğini yeniden keşfetme fırsatı veriyor.
Ekolojik Yaşam Rehberi – Selen Özarslan Aktar
Doğa ile yaşam iç içe geçmiş kavramlarken, ekolojik denge olmadan yaşamın varlığından söz etmemiz mümkün değil. Bu dengeyi korumak için tabii ki büyük adımlara ihtiyaç var, ancak beklemeden, kendimizden başlayabilir, ufak değişimleri büyük adımlara dönüştürebiliriz. Selen Özarslan Aktar, Ekolojik Yaşam Rehberi isimli kitabında bize evimizden başlayarak, alışkanlıklarımızın değişimi ile ekolojik dengenin nasıl korunabileceği konusunda yol gösteriyor. Bu süreçte ele aldığı tüketim alışkanlıklarımızı düzenlememiz gerektiğine değinen yazar, daha sağlıklı bir yol izleyerek hem bedenimize hem de çevremize daha iyi bir dünya bırakabileceğimizi belirtiyor. Yaşamında değişiklik yapmak isteyen ve bunu da doğa ile uyumlu bir şekilde yürütmeyi hedefleyen okurların mutlaka edinmesi gereken bir kitap.
Şehirdekiler İçin Sürdürülebilir Yaşam Rehberi – Scott Kellog, Stacy Pattigrew
Artık birçoğumuz şehirlerde yaşıyoruz. En başta da belirttiğimiz gibi özellikle sanayileşme ile birlikte köyden kente göç olgusu hayatımıza yerleşti. Hızlı bir şekilde şehirleştik ancak oraların ekolojik yapısına ayak uyduramadığımız için gittiğimiz yerlerin doğasını da tahrip ettik. Scott Kellog, Stacy Pattigrew yazdıkları kitapta şehirleşme ile baş gösteren sorunlara eğiliyorlar. Kitapta atık, su, gıda, enerji gibi başlıklarda şehirlerin neler yapması gerektiğine vurgu yapılıyor.
Bizim Dünyamız – Thich Nhath Hanh
Aydınlanmacı yaşam felsefesi olan Zen’in dünyaca ünlü üstadı ve Nobel Barış Ödülü adayı Thich Nhath Hanh tarafından kaleme alınan Bizim Dünyamız, hiçbir canlının tek başına var olamayacağı anlatıyor. Bir çiçeğin arı olmadan döllenemeyeceği, yağmur olmadan beslenemeyeceği gerçeğini bu eserde önümüze seren Hanh, okuyucularını yaşayan her canlı ile iyi ve daha merhametli ilişkiler kurmaya davet ediyor.
Doğa ve ekolojik denge üzerine keyifle okuyacağınız ve ufkunuzu genişleteceğini düşündüğümüz bazı kitap önerilerini sizinle paylaştık.
Doğayla el ele olduğumuz ve birlikte yürümeyi başardığımız günlere, iyi okumalar!
